Bir zamandır kalemi elime almıyorum. İtiraf ediyorum; sürprizlerle dolu dedikleri hayattan nasibime düşenleri kendime bahane ettim…
Yine aynı şekilde bu tanıtım yazısına başlayıncaya kadar, içimdeki şeytana uyup birçok bahane uydurdum ancak okuduğum kitabın sonucunda böyle bir yazıyı daha fazla ötelersem, aramızda hiçbir bağ olmamasına rağmen kitabı yazan Sayın Mitat Enç’e ihanet edermişim gibi hissettim. Utanarak da olsa kendisinin yaşadıklarıyla mukayese dahi edilmeyecek şeylerin bana daha fazla “engel” olmasına izin vermeyeceğim ve yaşasaydı eğer Mitat Bey’in de bundan mutluluk duyacağına eminim.
Merhum Mitat Enç, 1901 yılında Gaziantep’te varlıklı bir ailenin çocuğu olarak başladığı hayata, 20’li yaşlarda gözlerini kaybetmesine rağmen eğitim hayatına ülkemizin çeşitli şehirlerinde devam etmiş ve “Yola çıkanın yoldaşı Hızır olur” misali, yolu Avrupa ve Amerika’dan geçmiş değerli bir akademisyen ve eğitimci…
Bahse konu olan Bitmeyen Gece kitabını ise 1983 yılında otobiyografi tarzında kaleme almış ve her yönüyle ibretamiz hayatını kitaplaştırmış. Son derece akıcı ve okuyucuyu yormayan bir üslupta ve edebi yönüyle de oldukça tatminkâr bir kitap olmuş.
Kitapta başından sonuna kadar; vakar, sabır, metanet ve en önemlisi de karşısına çıkan engellerle mücadelede hiç geri adım atmayan bir kişiyi göreceksiniz. Bu, o kadar yoğun ki hem okurken hem okuduktan sonra okuyucuya enerji transfer ediyor ve adeta; “ayağa kalk ve en iyi yapabileceğin şeyin peşine takıl!” mesajı veriyor. Bir başka mesajı ise; yarınlar için bir şeyler yapma çabasında iken, asıl engellerin zihinlerde olduğunu ve bunun, tıpkı yabancı ülkelerde olduğu gibi ancak “insan” odaklı bir eğitimle aşılabileceğine dairdir. Yazar bu düşüncelerini, kitabın sonlarına doğru şu cümlelerle somutlaştırmıştır:
“…..bir çoğumuzun insan sevmeye, onunla yürekten ilgilenmeye ve kendinden bir şeyler vererek başkalarının mutluluk ve güvenini sağlamayı öğrenmeye çok ihtiyacımız var. Düşkün ve yoksula, sakat ve yalnıza sadece birkaç damla gözyaşı bağışlamak armağanların en ucuz ve değersizidir.”
Bende zihinlerimizde oluşturduğumuz tüm yapay engellerimize rağmen inadına ve ısrarla tıpkı kitabın arka kapağında belirtildiği gibi “Evrenin tüm karanlığı tek mum ışığını bile köreltemez” diyerek Mitat Bey’in evreni aydınlatmak için yaktığı muma, belki bir kibrit çöpüyle katkı sağlarım düşüncesiyle bu güzel kitabı okumanızı tavsiye ediyorum.
Emre ÖZER | 12.11.2022
Comments